05-27-2018, 11:47 AM
Günahlardan Tövbe İstiğfar Kirlendikden Sonra Yıkanmak Gibidir
(Kar©glanin 27 Ağustos 2017 Vaazi)
أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم
الَّذِي خَلَقَ الْمَوْتَ وَالْحَيَاةَ لِيَبْلُوَكُمْ أَيُّكُمْ أَحْسَنُ عَمَلًا وَهُوَ الْعَزِيزُ الْغَفُورُ
Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim
Ellezî halakal mevte vel hayâte li yebluvekum eyyukum ahsenu amelâ(amelen), ve huvel azî zul gafûr
Meali :
O, Sizin hanginizin daha güzel amel yapacağını imtihan etmek için ölümü ve hayatı yaratandır. Ve O; Aziz’dir, Gafûr’dur.(Yüce bir bağışlayıcıdır)
Sadakallahul Aziym MULK Suresi 2. ayet
أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم
وَلَلْآخِرَةُ خَيْرٌ لَّكَ مِنَ الْأُولَى
Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim
Ve lel âhıratu hayrun leke minel ûlâ.
Meali :
Esteuzubillah
Ve ahiret hayatı (bundan sonraki hayat, gelecek son zaman), mutlaka senin için, evvelkilerden (dünyanin öncelerindeki hayatlardan) daha hayırlıdır.(Kisaca sonradan gelenler öncekilerden üstündür tabikine, yani katlar yatlar, bilgisayarlar, ucaklar, arabalar, türlü türlü nimetler, güzel kadinlar)
Sadakallahul Aziym DUHÂ Suresi 4. ayet
أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم
بَلْ تُؤْثِرُونَ الْحَيَاةَ الدُّنْيَا وَالْآخِرَةُ خَيْرٌ وَأَبْقَى
Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim
Bel tu’sırûnel hayâted dunyâ. Vel âhıratu hayrun ve ebkâ.
Meali :
Esteuzubillah
Dünyadaki Hayat serüveninde, Ahiret yani sonda gelenler, önceklierden daha kalici ve üstündürler.(Cünkü dün muhammed ne dedi, daha emin olamiyouruz, cünkü video yokdu, kayit cihazi yokdu ,kagit kalem bile azdi ve yazilanlar cüzi mikdarda, bugün bir sanatci elli sene önce bir şarki söylemiş ve videosunu cekmişler, bugün haala kayit altinda bakin, yani kalici hala unutulmuyor, arşivlerden cikarip bakabiliyorsun, oysaki biz musa neler dedi neler yapti bilemiyoruz, cünkü cok az kayit ve bilgi var, öyle olunca, sonda gelenler ve zamani daha evla, ve bakidir, yani kalicidir, onlarin amellerini herşeyi kayit altinda tutabilirsin cünkü)
Sadakallahul Aziym A'LÂ Suresi 17. ayet
---oOo---
Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem Buyurdular
"Allah'a ve son güne (Ahiret gününe) iman eden, ya hayır söylesin yahut sussun. Allah'a ve son güne iman eden komşusuna ikram etsin. Allah'a ve son güne iman eden konuğuna ikram eylesin. Allah'a ve son güne iman eden, komşusuna iyilik etsin. Allah'a ve son güne iman eden konuğuna ikram etsin. Allah'a ve son güne iman eden iyi söz söylesin yahut sussun."
( Hadis-i Şerif , Sahih-i Müslim, 67 - 69)
Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem yine Buyurdular
"Yarın ölecekmiş gibi ahirete ve hiç ölmeyecekmiş gibi dünya işlerine çalışınız!"
( Hadis-i Şerif , İbni Asakir)
"Allâhumme salli alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammed. Kemâ salleyte alâ ibrâhîme ve alâ âli ibrâhîme inneke hamîdun mecîd"
"Allâhumme bârik alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammed. Kemâ bârakte alâ ibrahîme ve alâ âli ibrâhîme inneke hamîdun mecîd"
Yolculugumuza başliyoruz :
Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem yine Buyurdular
"Dünya ahiretin tarlasıdır. "
( Hadis-i Şerif , Deylemi)
Abdullah b. Ömer radıyallahu anhümâdan
"Bir defa Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem hazretleri iki omuzumu tuttu da:
-Ey Abdullah! Sen dünyada bir garib yahud geçici bir yolcu gibi ol! buyurdu.
Bu hadisin ravilerinden Leys der ki: İbn-i Ömer (kendisi de bana) şöyle derdi:
-Ey Leys! Akşama erişince sabahı gözetleme, sabaha erişince de akşamı bekleme. Sıhhat ve âfiyet zamanından bir kısmını, hastalık zamanın için ayır. Hayatından bir kısmını da ölümün için ayır."
أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم
لَّيْسَ الْبِرَّ أَن تُوَلُّواْ وُجُوهَكُمْ قِبَلَ الْمَشْرِقِ وَالْمَغْرِبِ وَلَكِنَّ الْبِرَّ مَنْ آمَنَ بِاللّهِ وَالْيَوْمِ الآخِرِ وَالْمَلآئِكَةِ وَالْكِتَابِ وَالنَّبِيِّينَ وَآتَى الْمَالَ عَلَى حُبِّهِ ذَوِي الْقُرْبَى وَالْيَتَامَى وَالْمَسَاكِينَ وَابْنَ السَّبِيلِ وَالسَّآئِلِينَ وَفِي الرِّقَابِ وَأَقَامَ الصَّلاةَ وَآتَى الزَّكَاةَ وَالْمُوفُونَ بِعَهْدِهِمْ إِذَا عَاهَدُواْ وَالصَّابِرِينَ فِي الْبَأْسَاء والضَّرَّاء وَحِينَ الْبَأْسِ أُولَئِكَ الَّذِينَ صَدَقُوا وَأُولَئِكَ هُمُ الْمُتَّقُونَ
Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim
Leysel birre en tuvellû vucûhekum kıbelel maşrıkı vel magrıbi ve lâkinnel birre men âmene billâhi vel yevmil âhırı vel melâiketi vel kitâbi ven nebiyyîn(nebiyyîne), ve âtel mâle alâ hubbihî zevil kurbâ vel yetâmâ vel mesâkîne vebnes sebîli, ves sâilîne ve fîr rıkâb(rıkâbi), ve ekâmes salâte ve âtez zekât(zekâte), vel mûfûne bi ahdihim izâ âhed(âhedû), ves sâbirîne fîl be’sâi ved darrâi ve hînel be’si ulâikellezîne sadakû, ve ulâike humul muttekûn
Meali :
Esteuzubillah
İyilik, yüzlerinizi doğu ve batı taraflarına çevirmeniz(den ibaret) değildir.(yani müslümanlik ve müminlik namaz kilmakdan ibaret degildir diyor rabbimiz) Asıl iyilik, Allah’a, ahiret gününe, meleklere, kitap ve peygamberlere iman edenlerin; mala olan sevgilerine rağmen, onu yakınlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışa, (ihtiyacından dolayı) isteyene ve (özgürlükleri için) kölelere verenlerin; namazı dosdoğru kılan, zekâtı veren, antlaşma yaptıklarında sözlerini yerine getirenlerin ve zorda, hastalıkta ve savaşın kızıştığı zamanlarda (direnip) sabredenlerin tutum ve davranışlarıdır. İşte bunlar, doğru olanlardır. İşte bunlar, Allah’a karşı gelmekten sakınanların ta kendileridir.
Sadakallahul Aziym BAKARA Suresi 177. ayet
AHiRET NEDiR O ZAMAN
Ahiret öyle şimdiye kadar anlatilanlar gibi hicde öyle ölümden sonraki hayat falan degildir, ahiret "El evvelu Allah el ahiri Allah " demek başlangicda da Allah sondada Allah var demek yani öyle olunca burda "ahir" sondaki demek oluyorda niye ahiret kelimesi diger yerlerde öldükten sonrasi için kullaniliyor. bizatihi sonda gelenlerin hayati demekdir, yani dünyaya en son gelenlerin vakti ve hayati, biz dünün ahiretiyiz, dün evvelki günün ahireti, yarin bugünün ahireti, yani öyle olunca, ahiret kainatin en son ilerledigi ve insanligin en son ulaştigi nokta demekdir, bugünün teknoljisi, ilmi bilimi, yarin old timer olcak, yani eski bilgi olacak, nasil dünkü cep telefonlari eskidi ev telefonlari eski model oldu, şimdi görntülü sesli videolu emailler var yani mektuplar dünkü mektup kalkdi, bugün görüntülü mektup, yani videolu mesajlar var, yine telefon görüntülü görüşmeler var öyle olunca, her gün bir ileri, bir ileri gitmekde insanoglu, ve Rabbimiz buyuruyor
أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم
الَّذِينَ يُؤْمِنُونَ بِالْغَيْبِ وَيُقِيمُونَ الصَّلاةَ وَمِمَّا رَزَقْنَاهُمْ يُنفِقُونَ والَّذِينَ يُؤْمِنُونَ بِمَا أُنزِلَ إِلَيْكَ وَمَا أُنزِلَ مِن قَبْلِكَ وَبِالآخِرَةِ هُمْ يُوقِنُونَ
Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim
Ellezîne yu’minûne bil gaybi ve yukîmûnes salâte ve mimmâ razaknâhum yunfikûn. Vellezîne yu’minûne bi mâ unzile ileyke ve mâ unzile min kablik(kablike) ve bil âhireti hum yûkınûn
Meali :
Esteuzubillah
Gelecekdeki müminler namazlarina devam edenler, ve verdigimiz riziklardan paylaşanlar olacak, ve onlarin bilgisi, öyleki onlarin imani ve bilgisi, hem öncekileri bilecekler sana bildiridiklerimizi bilcekler, hem sonrakileri bilecekler, ve işde gelecek böyle bize yakin gelenlerin olacak, yani en sonra, en sonra, böyle kimseler gelecek daha bilgili kimseler .
Sadakallahul Aziym BAKARA Suresi 3 ve 4. aye
Allahin var ve bir olmasi, kötülerinde var olmasina engel degildir, cünkü kainatin tamami karanlik iken, icine Allah necm veya yildiz denen kandiller asmişki, onlar ancak etraflarini aydinlatiyor, yoksa kainatin neredeyse tamami karanlik, ve öyle olunca biz gündüz ve aydinlik diye, dünya yönünü, yani ne tarafini güneşe dönmüş ise, o tarafa güneşe bakar vaziyette oldgundan, biz gündüz diyoruz, ve gece ise dünyanin kainata bakan tarafi, ve kainata bakan taraf ne kadar karanlik degilmi, yani hep karanlik icinde bir kac tane yildiz var gibi sanki, o kadar cok yildiz olmasina ragmen, karanliga ve kainatin büyüklügüne bakinca, o yildizlar hic gibi yani, öyle olunca yani karanlik ve zulumat yani kötülük enrejisi kainatda demekki cokca var, amma iyilikler işde aynen o yildzilar gibi etrafini aydinlatan ulvi şahsiyetler gibi işde, ve öyle olunca yildizilarin olmasi karanligi yok etmez, sadece karanlikda karanligin icinde kandiller gibidir iyiler, ve iyi kimseler, onlar karanligi yokedmezler, zaten sadece etraflari aydinladgi için, biz onlarin etrafini aydinlik görürüz, ve güneş hareket edipde bir öteye gecince, terkettigi yeri, yine karanlik ile doludur yani.
Nasil saglikli insan, mikroplardan ve kazadan beladan korunabilen insan demek ise, ahirette öyle tertemiz kalanlarin yurdu degildir, cünkü dünün gelecegi olan yani dünün ahiret olan bugün ve bugünde kötü ve günahkarlar, ve hirsizlar, katiller, zinakarlar var aramizda, dünde vardi, yarinda olacakdir, amm ahiret yurdu yani gelecege sahip olanlarin dünyasi belki ancak günah işlemeyenler toplulugu degilde, belki günah işledikden sonra, tövbe edebilenler toplulugu demek olur, cünkü bu kadar karanlik ve zulumat var ise, o zaman günaha girmek kacinilmaz bir sonuc, ve öyle olunca, günahdan sonra tövbe ve istigfar edebilmek, rabbimizden veya yani hata ettigimiz kimseden belki özür dileyebilmekdir, yani tövbe ve istigfar ise hatayi neye karşi yaptiysan ondan özür dilemekdir bence, ve özür dileyip bir daha o hatayi yapmamaya calişmak, veya o hatisini, dogru olan hal ile degiştirebilmek, yani caldigi malin yerine, iki tane fazlasini geri koyabilmek. amma adam hirsiz olmuş , cünkü fakir mali yok, bu adam nasil o mali iade edecek degilmi, öyle olunca deminki yazdigimiz ayette olan gündeme girer, yani verdigimiz riziklardan paylaşabilenlerindir gelecek ve ahiret diyrodu o ayette rabbim, öyle olunca, sen fakiri fakir birakmaz ise, ne olur, fakir calmak durmunda kalmaz, işsizi iş sahibi yaparsan, alninin teri ile kazanip yer, calmaya muhtac kalmaz, memurunun gönlünü cebini doldurursan rüşvete tenezül etmez, öyle olunca iyilik işde öyle ne kibleye dönüp sadece yatip kalkip namaz kilmak, nede batiya dönüp, sadece ilim bilim ile ugraşmak, iyilk işde paylaşabilen, namazini eda edebilen, başkalarina tasadduk edebilen, sözünde duran, ayeti tekrar yazmaya gerek yok, yukari cik, ayeti bir dah oku anla yani.
ve gecen yazdigmiz gibi böyle kurt gibi aslan gibi tilki gibi olanlar ne yapar, iyilik yapiyor görünsede, yani kirmizi başlikli kizdaki kurt gibi, kuzu postu giyip, her ne kadar şirin ve iyi gibi görünmeye calişsada, gayesi lokmasini yemekdir, yani onun iyiligi kendi lokmasi için, yani öyle olunca, ya bizler farklimiyiz, bak kurban geldi, koyun kuzu keci inek dana kesilcek, daha dün inekleri koyunlari besliyor, bakiyor seviyor görünüyorduk, amma bugün, kesmek için niyet ettik artik yani, hani koyunu seviyordun, yani herkesi lokmasinin katilidir, yani öyle olunca kasap et derdinde, koyun can derdinde derlerya, yani sen koyunu kesip kurban edeceksinde, yarin senin yeni halin kimin koyunu ve kurbani olacak biliyorumsun, yarin belki durum degişcek, o kurban senin sahibin olarak dogacak, ve sen onun kurbani olacaksin, ve o yüzden kurbanin iyi davran, yoksa oda aynisini sana yapacakdir, senden gördügünü yeni halinde sana uygulyacakdir.
işde günahlardan sonra tevbe ve pişmanlik belki, elin elbisen vücüdun kirlendikden sonra, yikamak veya yikanmak gibidir, amma hic kirlenmyen temiz elbise, bir daha birdaha yikanirmi, hayir, dolaba koyarsin temiz elbiseni, temiz ise temiz temiz durur, ve zamani gelince, temizce giyersin, yoksa cikarip cikarip bir daha yikamazsin degilmi, öyle olunca tövbede yine günah işlenince yapilan bir ameldir, ve öyle olunca, elin kirlendiyse yikama ihtiyaci duyarsin, degilmi? öyle olunca, senin vicdanin günah işleyince, pişmanlik duymuyorsa, sen vicdansizin birisisindir, o zaman öyle olunca
Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem Buyurdular
“Muhakkak kötü arzular kalbime gelir de bu yüzden günde yetmiş defa istiğfar ederim.”
( Hadis-i Şerif , Müslim)
Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem yine Buyurdular
"Vallahi ben Allah'a günde yetmiş defadan çok istiğfar ediyorum."
"Bütün insanlar hatalıdır; hatalı insanların Allah (cc) katında en makbul olanları tevbe edenleridir."
Bu nedenle Ebu Hureyre (ra):
"Peygamberden daha çok istiğfar edeni görmedim." demiştir. (El-Kurtubi)
ve Deniz ne kadar büyük olursa, o zaman icine at eşşek ölüsü düşse, denizi mundar etmez, göl büyükse, gölüde mundar etmez, amma eger bir at yada eşşek, kuyuya düşse, yada havuza düşsede ölse, havuzda kuyuda mundar olur, öyle olunca, günah büyük bile olsa, eger sen iyi kimse isen ve iyilgin artilarin coksa, bak tyb amca caldi dediler ayakkabi kutusunda, amma adam diyor, varsin calsin iş yapiyor, yol yapiyor diyor, yani öyle olunca, senin iyi görünen kürkün varsa iyiyse, sen calsanda, seni aziz yapiyorsa, ya devir bozuldu, yada kural, bu deniz büyükse, at ölüsü mundar etmez. amma sen göz önünde kücük ve fakir bir adamsan, firindan ekmek calsan, seni hapse atarlar, bu adam kodaman adam, deniz büyük icinde eriiti o günahini pisligini, ne tutukladilar, nede kimse onun calmasindan rahatisiz, deniz büyük yani. lan fakir fakir bir cocok firindan ekmek caldi diye tokatlayip dövenler vardi daha dün, ne oldu bizlere, dinmi degiştirdik bizler aceb, ne oldu da hirisiza göz yumar olduk.
Ve ben daha düne kadar, televizyon seyrederken, müzik dinlerken bile, zikrime devam edebilyiordum, ve bunu raşdi tarikatini kurupda sizede tavsiye edip duyurunca, sizin hallerinizmi başima dert oldu bilmiyon, ve ben zikir ederken hic öyle dalmazdim, ve bugünlerde ise, televizyonda haberler varsa, ve ben zikrederken, egeer habere kulak veirirsem birden nerde kaldiydim zikirimde unutuveriyon, yani ya denizler kücüldü, benim deniz kücüldü, yada günahlar büyüdü artik, denizi bile bulandircak günahlar mi cikdi ortaya acaba ondanmidir bu hal. benimde fikrimi bulandirir oldu, tv seyretemk falan yoksa düne kadar, ciplak kadin görsem bile beni irgalamzdi yani, ve deniziler sicaklardan kurumayami başladi da kücülürmü oldu, yoksa işde günahlar ve insanlik koca bir günah gibimi oldu aceb.
ve ben yada sen kötü fiil ve ameller yaparakdan gelcegimize mi kötülük yapmiş oluyoruz o zaman demekki öyle, yani öyle olunca ve kainatta Allahdan gayri bir varlik yoksa "la mevcuda illa hu" kurali geregi, o zaman ben sana sövüp sayip, yada kötülük yaparakdan ancak, sende Allahin halifesisin, bende halifesiysem, o zaman ben veya o temsili misal bu kötü ameller ile ancak yine hepimizde var olan Allaha, yada kendi zatimiza kötülük etmiş olmazmiyiz, yani kisaca bana sövende allah sövmüş olur, sana sövende Allah sövmüş olur, cünkü ondan gayrisi yokki, öyle olunca, sen beni degil ancak, kendini aldatirsin, sen benden calsan, ancak kendinden calmiş olursun, ben sen isem, sen ben isen, ve biz Allahin parcasi ve halifesiysek o zaman.
" Her kim ne eder ise, kendine eder, yine kendine eder " kurali yani, cok kimse rastlamişdir bir kaza bela olurda kurtulur, ve derlerki, "bir iyiligin el germiş sana "öyle olunca iyilk de yapsan yine kendine iyilik etmiş olursun, kötülük yaparakda kendine yapmiş olursun, nitekim muhammed, kendini demir tirnaklar ile tirmalayanlar gördü miracda, yani bugün geldi ve metalika cilginlarini gördü herhalde, yani bu günkü sapik zümreyi gördü, ve öyle olunca, yani onlar bu halde kendi cehennemlerini yaşiyorlar demekki, 1400 küsür sene önceki muhammedi, al gel gelcekdeki bizim vaktimize tabiki bazi insanlarin hali ona cennet gibi görüncek bazilarinin halide cehennem olmuş görüncek degilmi yani
işde böyle bir gruplara katilmak belkide kötüler yurdunda olmak demek olur, ve iyilerle birlikte olmak ise, iyiler yurdunda olmak demek olur, yani dünyada mümin bildiklerimizi ve onlarin diyari olan memlektler var ve birde kafirler ve kafir memleketleri var, öyle olunca ahiretteki iyiler yurduna bitmek isteyen, iyi ameller yapacak ki iyiler yurduna varabilsin,
mesala bizim milletimiz kural tanimaz, halbuki avurpa ve komşularinda kurallar ve anayasa medni huku diye yasalar cikaranlar grubu, öyle olunca onlarin diyari kurallara uyunca sanki cennet gibi, sucun da cezasi var, iyiler iyi oldgu müdetce suca girmedegi müddetce cennet diyari vatanlarinda, sakin huzurlu yaşiyorlar, oysaki bir türkiye daha trafikde kirmizida durulcagi kuralina uymaz, kaza yapar, ya kendi ölür, ya birini öldürür. arabaya beş koltuk koymuşlar, bizimkiler arabaya dokuz kişi bindirir, amma avrupa yasa koymuş beşden fazla binersen, sana ceza, adam bu yaptirima uyar, kural cignemez, ve kazaya sebeb olmaz, öyle olunca, iyilerle beraber olmak, kurali vardir islamda iyilerle beraber olan şayet bu kitmir gibi bir köpek olsa bile, cennette layik olur, iyilerin diyarina gitmeye sebeb olur, ve nuhun oglu kenan gibi veya lutun karisi gibi, veya gücünü sacindan alan uzun sacli adam samsonun karisi gibi kötüler ile arkadaşlik edenlerde hakkettigi cezayi bulmuş kimseler yani, yeni hallerinide Allah bilir, nerde bittiler bir daha. yani belki bir dagcinin eşegi oldun ve her gün daga tirmanip yük taşiyordur, yani öyle olunca, ahirettede iyiler yurdunda dogmak isteyen, en azindan kitmir gibi iyilerle beraber olmali yani.
gecen haftalarda yazdigimiz hadisde anlatilan budur yani.
Sahabeden biri Peygambere gelerek kıyamet ne zaman kopacak diye sordu.
Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem Buyurdular
"Kıyamet için ne hazırladın ki onu bekliyorsun" deyince, o sahabi dedi ki: "Ya Rasûlullah, ben çok namaz kılan, çok oruç tutan ve çok çok sadaka veren biri değilim. Fakat Allah ve Rasûlünün sevgisi kalbimdedir." Bunun üzerine Allah’ın Rasûlü şöyle buyurdu:
"Kişi sevdiği ile haşr olunacaktır, kişi kimi severse kıyamette onunla beraber olacaktır."
( Hadis-i Şerif , Buhari)
yani haşrolmak ise o cemaatin o milletin yada o köyün yada o sokagin yada o ailenin icinde bulunmak manasindadir bu söz yani öyle olunca
kiyamet ise öldükten sonra yeniden kalkildiginda manasindadir, yani senin yeni versiyonun, yeni bebe oldugun yer, iyi bir sokak iyi bir memleket iyi bir aile oluverir en azindan kitimir oldunsa bile, iyi birinin köpegi, kedisi tavşani inegi koyunu oluveririsin yani.
"Hubbi fillah ve buğdi fillah" Allah için sevmek ve Allah için kizmakda böyledir yani
amma bak mevsim sonbahar ve kiş mevsimine yol aliyor öyle olunca hep aydinlik, hep sicak degil, artik biraz rüzgar, birazda yagmur, birazda soguk, birazda karanlik, birazda kar, tipi gibi zamanlar, öyle olunca, yani iyilerin yaprak dökme zamani, yemyeşildi canliydi amma, mevsim bitti, yaprak dökdü, yani öyle olunca, iyilgin bile bir siniri var, yine cok kötü olsan şirret biri olsan, seninde bir sinirin var, seninde yaprak dökecegin zaman var yani
Evliyalardan Allahu alem Abdurrahmni tagi hazretlerei olsa gerek, ona sormuşlar mesleginiz ne diye, oda demişki "biz bağlayip, çözücüyüz" demiş biz kalpleri gönülleri birbirine baglar cözeriz demiş.
Allah bizede meslek olarak elektrikciligi verdi bizede, elektrik hatti baglariz, elektrik hatti baglama cözme işi verildi, yani maniviyattada gönülllerden gönüllere giden elektrigi baglar cözeriz, yine su tesisatciligini ögrendim, yani Yine gönüllerden gönüllere rahmet yani su ve rahmet baglantisi yapmayida biliriz, bazilari ise büyücü olmuş ve onlarda dügümlere nefes edeerekden onun bunun cişini berikinin cocuklugunu, öbürünün kismertini baglarlar, onlar da baglayip cözücü, amm işde herşeyi kutuplu yaratilmiş Allah, iyilerin baglayip cözmesi ile, kötülerinki farkli, ikiside baglar cözer, amm birininkinden fayda görülür, digerininkinden zarar, ve öyle olunca dügümlere nefes eden büyücülerin şerrindende Allaha siginmak lazimdir, o yüzden zikir evradimizda, yine onlardan Allaha siginma duasi ve zikiri ederiz, bize mensup olanlarda Allahdan böyle kimselere karşi yardım dilemiş olurlar. yine adam uyku bagliyor yada ciş bagliyor yani ne yapiyor, yolunda akan bir sistemin yolunu kesiyor, yani bir nevi yol kesen harami, ve ceza olarakda haramilik cezasina carptirilir böyleleri. ve gecen hafta dedik son surede ve sondan önceki felak suresinde bunlarin olmasi kuranin sonu kainatin son vaktinde bunlardan Allah a siginmamiz gerektigini gösterir öyle olunca, biz zikirimize aldik, ve her gün büyük zikir ceken, hergün üc defa bunlardan Allah a siginir, yani ve öyle olunca kuranda yer alan yine bize verilen bir başka zikirmiz
أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم
أَنتَ وَلِيُّنَا فَاغْفِرْ لَنَا وَارْحَمْنَا وَأَنتَ خَيْرُ الْغَافِرِينَ
Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim
ente veliyyunâ fagfir lenâ verhamnâ ve ente hayrul gâfirîn
Meali :
Esteuzubillah
Sen, bizim bizi savunan destek cikan dostumuzsun velimizsin. Artık bizi mağfiret et ve koru bizi savun, ve bize rahmet (merhamet) et. Sen, mağfiret edenlerin en hayırlısısın.
Sadakallahul Aziym A'RAF Suresi 155. ayetten pasaj
Allah kötülerin ve zulumetin ve karanlgin babasi olan şeytan ve hizbini, iyilerin ardina takmiş iyileri kovalar durur, ve yine iyleride o karanlgin icine yildiz diye cakmiş, ve o karanlgi deler gecerler onlarda, işde bunu anltan zikirimizde
أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم
تُولِجُ اللَّيْلَ فِي الْنَّهَارِ وَتُولِجُ النَّهَارَ فِي اللَّيْلِ وَتُخْرِجُ الْحَيَّ مِنَ الْمَيِّتِ وَتُخْرِجُ الَمَيَّتَ مِنَ الْحَيِّ وَتَرْزُقُ مَن تَشَاء بِغَيْرِ حِسَابٍ
Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim
Tûlicul leyle fîn nehâri ve tûlicun nehâra fîl leyl(leyli), ve tuhricul hayya minel meyyiti ve tuhricul meyyite minel hayy(hayyi), ve terzuku men teşâu bi gayri hısâb
Meali :
Esteuzubillah
Geceyi gündüzün içine sokarsın Geceyi uzatırsın, gündüzün bir kısmı gece olur. ve gündüzü gecenin içine sokarsın, gecenin bir kısmı gündüz olur. Canlıyı ölüden çıkarırsın ve ölüyü canlıdan çıkarırsın. Ve dilediğin kimseyi hesapsız rızıklandırırsın.
Sadakallahul Aziym ALİ İMRAN Suresi 27. ayet
yani geceyi gündüzün peşina takmiş, gündüzüde gecenin peşine takmiş rabbimiz, yani tavşana kac, taziya tut demiş velhasil kelam.
ve sonbhar dönencesine yol aliyoruz artik, ve göcmen kuşlarin göc mevsimine geliyoruz, bakin hem 30 Agustos bayrami, hem kurban ve hac bayrami, hemde sonbahara giriş 3lü bayram yani ve hacilar hac mevsimindeler ve
Rabbim Hac edenlerden Haclarimizi ve haclarinizi, kurbanlarimizi ve kurbanlarinizi, ve iyiliklerinizi ve iyiliklerimizi, sadakalarimizi ve sadakalarinizi , dualarimizi ve zikirlerimizi, hayirli dualarinizi ve zikirlerinizi, namazlarimizi ve namazlarinizi,...ile ahiri ile birlikte bizlerden ve sizlerden kabul buyursun.
أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم
رَبَّنَا تَقَبَّلْ مِنَّا إِنَّكَ أَنتَ السَّمِيعُ الْعَلِيمُ
Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim
"Rabbenâ tekabbel minnâ inneke entes semîul alîm. "
Meali :
Esteuzubillah
"Ey Rabbimiz! Bizden bunlari kabul buyur, şüphesiz sen işitensin, bilensin.
Sadakallahul Aziym BAKARA Suresi 127. ayetten pasaj
zikitimzdeki Bu duamizda yine Hz ibrahimin duasidir yani.
Dularda vaazlarda sohbetlerde ve zikirlerde buluşmak dilegi ile esselamu aleyküm
--oOo---
أَأَللَّهُمَّ أَرِنَا الْحَقَّ حَقاً وَ ارْزُقْنَا اتِّبَاعَهْ وَ أَرِنَا الْبَاطِلَ بَاطِلاً وَ ارْزُقْنَا اجْتِنَابَهْ
''Allahım! Bizlere, hakkı Hak gösterip ona tabi olmayı, bâtılı da Bâtıl gösterip ondan yüz çevirmeyi nasib eyle..! '
وَآخِرُ دَعْوَاهُمْ أَنِ الْحَمْدُ لِلّهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ
Ve âhıru da'vâhum enil hamdulillâhi rabbil âlemîne,
Amiyn.
Elfatiha maassalavat.
سُبْحاَنَكَ اللَّهُمَّ وَبِحَمْدِكَ، أَشْهَدُ أَنْ لاَ إِلهَ إِلاَّ أَنْتَ، أَسْتَغْفِرُكَ وَأَتُوبُ إِلَيْكَ
Sübhâneke Allahümme ve bihamdik, eşhedü en lâ ilâhe illâ ent, estağfirullahe ve
etûbu ileyk.
--OoO--
Kar©glan
Başağaçlı Raşit Tunca
Schrems, 27 Ağustos 2017 Pazar
Original Kar © glan